Hiç

 Yaşamdaki tüm anlam ögelerini tamamen enkaz altında bırakan bir kimsenin hissettiklerine merak duyarım. Yok saymayı düşlediğin yahut hiç var olmamalıydı diye düşündüğün bir dünya içerisinde yaşamanın hissettirdikleri ile birlikte. Halihazırdaki dünyayı kabul edememe/etmek istememeye yönelik birçok güçlü gerekçemin var olduğunu bilsem dahi buna teslim olur muydum bilmiyorum. Eğer bu teslimiyet ise… Kabullenişin getirdiği rahatlığı kavrayabilirim.  Farkındalıkla varılmış bu kabullenişe kolay ulaşılmamış olsa gerek. Güçlü hedonistik dürtüler ile kol kola gezilmesi gerekebilir. Pek tabii zihinsel orgazm ile mana arasında bir düğüm atılmamışsa. Karanlıkta yürümeyi yalnızca yanımda bir ışık kaynağı varken sevebilirim.

 İçselleştirilen tüm özler ile beraber evsiz kalma düşüncesinin ise kulağa tatlı geldiğini sanmıyorum. Büyük haz ile sırt çantanda taşıdığın ancak asla oradan çıkamayacaklarını bildiğin sembollerin sadece yükü seninledir artık. Tatlı bela. Bir yanılsama. Orada ne yapacaklar yahut ben onlarsız ne yaparım? Hıncımı kontrol altında tutmak için ihtiyaçlarım olacak. Toplumsal kaos ile hak edilen ceza ilgililere verilmelidir belki. Benim “iyi”lerime ev sahipliği yapmayı içsel olarak kabul edemeyerek “kötü”lerin saltanatına izin buyuranlar için özel yaptırım gücü oluşturulmamalı mı? Ehvenişer. İstenilen yıkıma götürmekten çok uzak bir halüsinasyon. Maalesef öfke nadiren muhatabına yönelecektir nitekim muhatabın kim/ne olduğuna dair fikirler dahi bürünülen öfkenin altında silikleşmiştir. Antagonist rolünü kendimden başkasına kaptırma niyetinde değilim. Radikalizme karşı gösterdiğim bu kibir kalkanı ile ancak metanetli kalabilirim sanıyorum.

 Ne bir din adamının yaşamdaki tüm seküler detayları düşman addedip yoksulluğu, gücü elinde bulundurmaktan uzak olanları güzelleme yoluyla yarattığı nihilist illüzyonu olağan görmek isterim ne özelleştirdiğim tüm “şey”lerin uçup gittiğine şahit olmak ne de yaşamım boyunca sırtımda ağır bir yükle dolaşmak. Sırt çantamın içindekileri çıkarabileceğim dünya içinde daha izole bir dünya var olabileceği fikrine eğilim göstermeye devam etmek isterim. Ve uzunca bir süre ne halde bulunduklarını kontrol etmeden yolculuğumu sürdürmeyi istemem, böylece onları taşımayı bir külfet olarak görmeyeceğim.